31 Aralık 2007 Pazartesi

Eyvallah 2007!

Hayatınızın gidişatının değişmesi için ne kadar zaman gerekir?.. Bu yıl özel hayatımda tattığım Silvester Stallone filmleri güzelliğindeki nasibli aksiyon , o engebeli yolları geçtikten sonraki zaman diliminde daha güzel güfte ve birlikteliklere yol açtı. Birliktelik-ler diyip tekili çoğalttığıma bakmayın , lakin , buradaki amacım keyfekeder bir romantizmden öte , dünyanın 8.harikasını bulmuş olmam. "Burnunuzun dibindeki güzellikleri bulup çıkarmak her zaman sizin elinizde" pek yalan bir laf , kazın ayağı çoğu zaman bu şekilde armut piş ağzıma düş olmuyor. Yiyip yememe ve ya hazımsızlık mevzusu da değil anlatmak istediğim , hayatta , öyle ya da böyle , iyi ve ya kötü , bir şeyi elde etmek/kaybetmek istiyorsanız muhakkak o muğlak ve lanet ilk adımı atmalı , size yol-su-elektrik olarak ne şekilde koyacağını kafanızdaki "çöp niteliğindeki hafızalar" kutusuna buruşturup atmalısınız. Eyvallah 2007 , en ilginç 365-günlük zaman aralığımı yaşattın bana. Öyle ki , 2008'e girmek istemiyor , girsem de isteksiz uyanacağımı düşünüyorum her gün.. Hepinize mutlu seneler.. Ben ortalama bir yıl geçirirsem sevineceğim..

29 Aralık 2007 Cumartesi

Everton: 1-4 :Arsenal


Everton: Howard, Hibbert (Johnson 71), Yobo, Jagielka, Lescott, Arteta, Carsley, Neville, Pienaar, Cahill, Yakubu. Subs Not Used: Wessels, Vaughan, Nuno Valente, Anichebe. Sent Off: Arteta (84). Goals: Cahill 19.
Arsenal: Almunia, Sagna, Toure, Gallas, Clichy, Hleb (Diarra 82), Fabregas (Rosicky 88), Flamini, Diaby, Bendtner, Eduardo (Adebayor 74). Subs Not Used: Lehmann, Senderos. Sent Off: Bendtner (74). Booked: Bendtner, Eduardo, Clichy, Fabregas, Flamini. Goals: Eduardo 47, 58, Adebayor 78, Rosicky 90.
Att: 39,443
Ref: Martin Atkinson (W Yorkshire).

Doğan Emültay

Koyu İzmirspor'lu bir aileden geliyorum. Dolayısıyla biz de gönül verdik lacivert beyaz şimşeklere vakti zamanından beri , babadan oğula geçme mevzusu işte. Ama o gönül ne gönül. Ortaokul , lise zamanları deplasman-iç saha farketmez amcamla giderdik İzmirspor maçlarına. Küçükköy deplasmanından , olaylı Salihli Belediyespor'una kadar.. Amcam , ailenin büyüğü ya , her maçta muhakkak İzmirspor tarihinden anlatırdı üç beş sürekli. Ağzından düşürmediği tek isim vardı , o da Doğan Emültay.. 2 gün önce 81 yaşında hayata gözlerine yumdu Emültay , bize de yadigar hikayeleri ve izmir yeşilyurt'ta anısına yapılan spor tesisleri kaldı. Aile dostumuzdu 'Doğan Amca' , oğlu Nihat Emültay bizim pederin küçüklük dostu , o vakitten beridir görüşürler. Çok koydu tabi bize vefatı. Ailesine allah sabır versin , acısını onlar kadar çekemeyiz ama bizdeki etkisi 6.0'dan çok daha büyük oldu , yüreklerimiz dağlandı.. Çok önemli bir spor insanıydı Doğan Emültay , İzmirspor'u İzmirspor yapan kişidir denir hep , ben yakalayamadım o jenerasyonu. Anlatılır teknik direktörlüğü..İzmirspor'da A takım ve altyapı koordinatörlüğü görevini yaptığı , ümit milliyi çalıştırdığı , -hafızam yanıltmıyorsa- genç milli takımı balkan şampiyonu yaptığı görkemli zamanlar , Arif Kocabıyık ve oğlu Nihat Emültay'lar.. 'Dolce Vita' Arif de çok üzülmüş , cenazedeymiş bugün , ben bilmiyorum tabi , amcam anlattı yine orada bulunduğundan , "hepimizin başı sağolsun , izmirspor'un başı sağolsun" dedi ve yine anlattı.. Doğan Emültay'ın futbolculuk hayatı boyunca İzmirspor formasını bir kez bile çıkarmadığını.. İzmirspor için Metin Oktay'lardan da , Arif'lerden de büyük olduğunu , ilah olduğunu.. Şimdi sırada Emültay ailesine yapılacak ziyaret var , acılarını görmeye yürek dayanır mı..Banu Emültay , Nihat Emültay , Cavit Emültay , Belgin Emültay(teyze) ..Başınız sağolsun..İzmirspor'umuzun başı sağolsun..

Juan Soler ve Valencia

Valencia'nın en büyük problemi değildi Quique , bazılarının fevri kararıyla sepetlendi genç teknik adam. Keza futbolcu ve sportif direktör olarak klübe yıllarca hizmet etmiş Amedeo Carboni de öyle. Peki bütün bu olumsuz hareketlerde parmağı olan şahıs kim? Ekim 2004'den beri klüp başkanlığı görevini sürdüren Juan Soler tulumbasından başkası değil tabi. "Bir futbol takımı nasıl yönetilmez?" sorusunun hayata verdiği tokat niteliğindeki cevap Soler. Kendisi emlak işlerinden parayı dönen bir iş adamı zaten , dünyanın en zegin 717.adamı. Klübü 2004 senesinde Jaime Orti'den devralırken başlamıştı çatlak sesler. Klübün Soler geldiğinden beri elde ettiği başarılar Rafa'lı dönemden kalan lig şampiyonluğu ve Uefa kupası sadece , onları da işin yarısından sonra yakalamış zaten. O geldiğinden beri Valencia'da 5 teknik direktör , 5 sportif direktör , 4 genel direktör ve hatta geyik olsun -ama gerçek- 3 de fizyoterapist değişmiş. Klübün Ekim 2004'de görevi devraldığındaki borcu 85 milyon pound iken , şimdilerde borç 185 milyon pound'un üzerinde geziniyor. Bu bıyıklı dayımızın son icraati ise genç nesilin gönüllerinin 'abi'si Quique Flores'i kovup , ibiş Koeman'ı takımın başına getirmek olmuştu. Biraz da o sulardan yürüyelim. Quique kovulduğu sırada Valencia , liderin 4 puan gerisinde ve Sevilla maçı hariç tüm deplasman maçlarını kazanmış durumdayken , Koeman'ın altında bu takım şimdi 26 puanla 7. sırada , liderin ise tam 15 puan gerisinde. Bu haber de blogu sürekli rahatsız eden "anynomous"a , yani isimsiz yorum yazıp saydıran o arkadaşa gitsin , ona da bir post gerekiyor elbet..

Nicorette: Plasticine

"Everything you do affects your children."


Advertising Agency: DRAFTFCB KOBZA, Vienna, Austria
Creative Directors: Erich Falkner, Patrik Partl
Art Director: Andreas Gesierich
Jr. Art Director: Daniel Senitschnig
Copywriter: Florian Schwab
Account Executive: Stephanie Rossek

28 Aralık 2007 Cuma

Audax Italiano

Audax Italiano , bundan onlarca yıl önce Şili'ye göç eden İtalyanların kurduğu bir futbol takımı. Amaçları o zaman için bu yeni kıtaya göç eden 'eski kıtalılar'ın tutunacağı bir dal olmak. Son senelerde çıkıştalar , geçtiğimiz sezonu Colo Colo'ya son maçta kaptırmışlar..lar..lar.. Peki bu takımdan ne şekil bir haber çıkar? Söyleyeyim. Chelsea'nin 7 milyon ödediği Franco di Santo onlarda. İtalyanların kapmak için uğraştığı Carlos Villanueva da onlarda. Bu liste de gidiyor epey , inanılmaz bir jenerasyonları olduğu konuşuluyor şu internet denen dipsiz kuyuda. Tamamen sallıyorum şimdi , Atletico Madrid , kapar Villanueva'yı. Udinese ve Milan da listede. Bizden ayrılmayın..

Şafak 5

Joey Barton'un Liverpool hadisesinden bu sabah bahsetmiştim. Hatta şöyle demiştim; "Bugünkü duruşma sonlanınca durumu elbet yazarız". Olaya karışan 3'lüden bir tek Barton yemiş cezayı , 4 Ocak'a kadar demir parmaklıklar arasında olacakmış. Bu Joey'in ilk hadisesi değil tabi. Sahanın ortasında götünü açmışlığı , sigaradan ceza yemişliği , otel kapısındaki bir taraftarı yumruklamışlığı , takım arkadaşı Dabo'yu hastanelik etmişliği , araba kazasıyla kol bacak ezmişliği falan var. Bu liste ve cezalar uzuyor da gidiyor. Big Sam çıldırıyordur şimdi , yanıyordur da ödediği 5.8 milyon pound'a. Newcastle'da işler zaten çok karışık. Sadece bugün bile 3 farklı haber vardı Magpies'le ilgili. Takım sahibi taraftarlarla aynı otobüste dönüyor Wigan'dan , otobüste taraftarların çoğu Shearer'ı istiyor , Big Sam oyuncularının çoğuna güvenmediğini söylüyor , Barton da adam dövüyor..

Jr. Buffon

Hey gidi Buffon hey.. Bunca sene her yerde hatunlarla objektiflere takıl , sonra gel baba ol. Neyse , her şey bir yana , yakışır dayımıza. Hürriyet tarzı sonlandırmak gerekirse; Gianluigi Buffon - Alena Seredova çiftinin bu sabah 03:48'de Louis Thomas adındaki bebeği dünyaya geldi. Yavrucak 3,5 kilo çekiyor ve 52 cm boyunda. Hoşgeldin Louis bebek..

2007'nin Futbol Olayı

2008'e sayılı günler kaladursun , bir futbol anketi yapalım bakalım. Sizce 2007 yılı namına en büyük futbol olayı neydi? Kısıtlı bütçesi ve adı sanı duyulmamış oyuncularıyla ligi 3.bitirip Şampiyonlar Ligi elemelerine kalan Toulouse , Brezilya'nın en büyük klüplerinden Corinthians'ın derslik küme düşüşü , Antonio Puerta'nın vefatı , 8-0'lık Anfield Road rekoru , Sevilla'nın üstüste 2 defa UEFA Kupası'nı müzesine götürüşü ve İngiltere'nin Euro 2008 elemelerine kalamayışı listedeki adaylarım. Benim aklıma gelmeyip , sizinkine gelen bir şey varsa buyrun yoruma ekleyin..

Benazir Bhutto (1953 - 2007)

Is democracy dead?

Horacio Elizondo

2006 Dünya Kupası finalinde Zidane'ı atan adamdı Elizondo , adam haklı olsa bile ona da kızdık bizim 'peder'i oyundan attı diye. Çok sular aktı köprünün altından o zamanda beri; Zidane hayatına devam etti , Materazzi ikinci kez kafayı yedi bu sefer Del Vecchio'dan , Matrix kitap çıkarttı , Calciopoli patlak verdi , Juventus düştü çıktı derken.. geldik 2007 senesinin sonuna. Elizondo şimdi ne yapar , ne yer ne içer , diyorsanız söyleyeyim. Horacio Elizondo , artık Arjantin Hakem Komitesi başkanlığını yürütüyor.. Matrix napıyordur bilmem de , Zidane eşiyle St. Laurent'te oturmuş sabah kahvaltısı yapıyordur şimdi..

"Guardate, affermerà forse mostrando i fotogrammi incriminati della finale e l'espulsione di Zidane, è questo il coraggio che ci vuole per essere buoni arbitri. Capito Zizou? "

Kontak Joey

Sakat herif şu Joey Barton.. City'deyken çıkarmadığı olay kalmadığından sezon başında Newcastle'a şutlamışlardı bunu. Bir City antrenmanı sırasında takım arkadaşı Ousmane Dabo'yu nah yukarıdaki hale getirmişliği vardır Barton'ın. Bu olay mahkemelik bu arada , duruşması da 2008 yılında görülmeye başlanacak. Kardeşi de bi ayrı kontak bu herifin , 2005 senesinde ırkçı cinayetten 18 yıl yemişliği var , şimdi şafak sayıyor demir parmaklıklar arasından. Barton'ın şimdiki vukuatı Manchester'dan da Newcastle'dan da uzakta , Liverpool'da gerçekleşmiş , adam global çalışıyor. Liverpool ne alaka demeyin , adam sakatlanınca memleketine kaçmış işte el öpmeye. Neyse , sabah 5 sularında liverpool şehir merkezinde iki adam bilinci kapalı ve yaralı şekilde iki seksen yerde bulunuyor. Suçlamalar Barton ve biri kadın olmak üzere 2 kişiye daha yönelik. Bu üçlü bugün mahkemeye çıkarılacak , ağız burun kırmak suçundan , sonuçları elbet yazarız buradan. Bu yazıdan çıkartmamız gereken sonuç ise şu; yolda Barton'u gördün mü yolunu değiştireceksin..

Haftasonu Futbol Yayın Akışı

29 Aralık Cumartesi
17:00 Chelsea - Newcastle United (fox tv)
17:00 Celtic - Gretna (business channel)
19:20 Coventry City - Ipswich Town (business channel)

30 Aralık Pazar
13:30 VVV Venlo - Ajax (business channel)
15:30 PSV Eindhoven - NAC Breda (business channel)
18:00 Manchester City - Liverpool (fox tv)

UEFA 2007 Yılın Takımı Ödülleri

uefa.com , 2007 yılının altın 11'ini seçmenin peşine düşmüş yine , her sene sonunda olduğu gibi. Geçen sezonun altın 11'i yukarıdaki gibiydi. Şuradan oyu verdiğiniz şekilde , kendi ilk 11'inizi belirleyebilirsiniz tabi. Benimki şu şekilde oldu;

Andres Palop (Sevilla) - Javier Zanetti (Inter) - Jamie Carragher (Liv'pool) - Paolo Maldini (Milan) - Patrice Evra (Man Utd) - Gennaro Gattuso (Milan) - Andrea Pirlo (Milan) - Kaka (Milan) - David Silva (Valencia) - Francesco Totti (Roma) - Didier Drogba (Chelsea) - Alex Ferguson (Man Utd)

27 Aralık 2007 Perşembe

BRIS: Help

"Thousands of children can't be reached.
Help us receive more calls."


Advertising Agency: Forsman&Bodenfors, Gothenburg, Sweden
Photographer: Marcus Ohlsson
Advertiser's Supervisors: Lena Andersson, Marie S Dahl
Repro/Original: F&B Factory
Printing: Billes

Sana Diyorum Kardeşim

Kare dün akşamki Liverpool-Derby maçından. 'Kop' menajeri Benitez ve Derby menajeri Paul Jewell hararetleniyorlar. Husumet Voronin'e yapılan sert bir faul sonrası çıkmış. Rafa , "faul sertti , diğer menajer artistlik yaptı" demiş , Jewell da "bizde yamuk olmaz" tarzı şeyler zırvalamış. Acaba yukarıdaki kare yaşanırken nasıl diyaloglar geçmiştir? Rafa tam "çakarım ağzının ortasına" der gibi durmuş. Jewell'ın sırtı dönük. Acaba Rafa'ya "pipini keserim akıllı ol" demiş midir?. Monitör önündeyken insan küçük şeylerden büyük heyecanlar elde edebiliyor , evet..

Bidon 11

Madem L'Equipe yapmış bir 'greatest hits' 11'i , biz de ilk yarının bidon 11'ini seçelim. Adriano bi kere kafadan girer bu listeye , plasem ise Dida. Gilardino da bu listede dışarıda kalır mı? Hep İtalya gittim , biraz da bizim diyarlara geleyim. "Türkiye'nin Maradona'sı olurum" diyen Higuain kuvvetli ihtimal bu listeyi zorlayacaktır. Adriano ve Gilardino forveti kaplıyor , hangi formasyon olacak bu sefer? Savunmadan Toure'yi koymak istiyorum üzülerek de olsa. Kapılar açılır , isteyen yazsın yorumuna 11'ini , isteyen tekten de gidebilir tabi.
Kişisel ampullerim şunlar; Dida - Ivan Cordoba - Kolo Toure - Kompany - Paulo Ferreira - Sergio Almiron - Edgar Davids - Tiago - Djibril Cisse - Adriano - Gudjohnssen

Durex Extra Large: Beach

Creative Directors: Graham Warsop, Michael Blore
Art Directors: Shane Forbes, Liam Wielopolski
Copywriter: Clint Bechus
Photographer: Michael Meyersfeld

Dida El Salla

Hayrettin Demirbaş tarikat işleriyle uğraşadursun , San Siro curva'ları el sallıyor artık Dida'ya. Kredisini doldurdu doğal olarak , onu şu aşamadan sonra 24 televizyonu spikerleri bile kurtaramaz tabi. Bu adamın ilk geldiği zamanlardan beri dananın teki olduğunu söyleyen bir ben olamam , zaten o seferinde tutunamamış , ülkesine geri dönmüştü arabım. Şimdi haber Gazzetta'dan. Milan brezilyalının boşaltacağı yeri Frey'le doldurmak istiyor. Geçenlerde başka bir haberde de Doni ismi geçiyordu mesela , ucundan kıyısından ümit milli takım kalecisi Amelia da giriyor listeye. Zaten uzar gider bu , bir makale yazacaksan , içinde bir de dev varsa , yazacaksın ülke sınırları içerisindeki bütün iyi kalecileri. Berlusconi , Buffon'u sevmez diyor italyanlar , burdan blog olarak bileğimize kuvvet bir el hareketi çeksek mi ki yaşlı kurda?..

Gittim Aldım Geldim

























Uzun zaman olmuştu İzmir'e , memlekete gitmeyeli. Erken gittik , geç döndük. Gittik gitmesine de sap gibi , elimiz boş dönmedik.

  • Efsane çizer Joe Kubert ve 100 Bullets'ın yazarından çıkan Sgt.Rock ,

  • Bir türlü sonunu okuyamadığım Luna Brothers imzalı Girls serisinin 4. ve son cildi olan Extinction ,

  • World Soccer Magazine Aralık 2007 sayısı ,

  • Onze Mondial Aralık 2007 sayısı ,

  • Yukarıda fotoğrafı olmamasına rağmen FIFA Magazine Ocak 2008 sayısı ,

  • Birkaç adet yeşillik ,

  • ve Hüsnü'yle geri döndük. Hüsnü , Toy Story'den Buzz Lightyear'ın oyuncağına verdiğim isim..en yakın dostum olur kendileri..
  • Portsmouth: 0-0 :Arsenal

    Vay babanın kemiğine.. Sen ilk yarının bitimine kadar lider götür , son maçta git elinle bırak liderliği. Bizim çocukların bacakları bitaraflarına kaçıyor bazen. Adebayor sahadaki duruşuyla bile bağırıyor "ben yetersizim" diye bangır bangır. Bu adam dingilin teki. 4'lü savunmamız ve 5'li ortasahamız şahane ancak tek forvetimiz "yeterli" olmayınca olmuyor. Bu takım ligin önümüzdeki 6 ayında muhakkak çift forvete dönmeli , Wenger de sinyalleri çakıyor zaten bir süredir. Wenger demişken , yine öttü Fransız , Portsmouth top oynamıyor , oyunu katlediyor gibisinden. Redknapp gideri iyi yapmış , 1-2 ay susar bizim monaco çocuğu. Yukarıdaki fotoğraf da Tomas Rosicky'nin neredeyse 90'a giden bir şutunun David James hayvanı tarafından kurtarılması durumunu içeriyor. Hayvan diyorum çünkü , o top , o kavis , o hız , o köşe , hem de çift el topu kavrayış.. Turgay Şeren iyi demiş; yok ebesinin.. diye..

    AS Nancy-Lorraine

    Aralık ayı World Soccer'ını okuyordum az önce. Konu kıtlığı yaşarken gül gibi geldi canım britanya dergisi. Her sene Gana'dan Fransa'ya , Asya'dan Güney Amerika'ya kadar her yerden çıkar bir başarı hikayesi , çoğu da söner gider. Bu sene ise , al sana Nancy. Bu başarı hikayeleri çeşit çeşit.Tamamına yakını paraya kıyarak birbiriyle uyumlu bir kadro oluşturur bu örneklerin , Nancy ise onların tam tersi istikamette gidenlerden. Hikayenin başlangıcı Ekim 2002. '95-2000 yılları arası bu klüpte santrafor olarak görev yapmış olan Pablo Correa takımın başına getiriliyor bu tarihte , yanında da sağ kolu Paul Fischer. 3 sezon boyunca Ligue 2'de oyalanıyor Nancy , yeni menajerinin altında. 2005'in ilk yarısında ise şampiyon olup en üst lige çıkıyorlar.. Nancy , şimdi 35 puanla , Lyon'un ardından 2.sırada. 19 maçta yedikleri 11 golle ise bu istatistiğin en tepesindeler. Ligin en az yenilen takımı (2) ve evinde namağlup ilerleyen tek takımı an itibariyle. Ancak olay bu değil; Nancy'nin kadrosundaki oyuncuların %80'i 2003 yılından beri bu takımda ve bu sezona girilirken yaptıkları transfer sayısı 0.. Al sana istikrar. Bizim -sözde- büyükler de kıvransın başarı başarı diye , 3 galibiyetlik seriye de istikrar adını taksın..

    26 Aralık 2007 Çarşamba

    Billy Sharp

    Fotomaç çocuğundan , Sheffield çocuğuna geçelim. Billy Sharp , '86 doğumlu , halis mulis Sheffield mahsulü. Onunki de bir Orkun Uşak hikayesi. 16 yaşında giriyor memleketinin en büyük takımına , 19'unda kiralanıyor Rushden&Diamonds'a pişsin daha da alt liglerde diye. Yerel ligde 9 golü attığı gibi gidiyor Scunthorpe United'a , elinde bonservisi. Bu arada aşık oluyor Rushden taraftarı ona , son saniye golüyle takımının düşmesine dur diyor. Neyse , Scunthorpe'da 2.5 sezonda atılan 53 gol , onu en üst ligden yeni düşen memleketi takımına getiriyor. Şimdi Premier Lig takımları peşinde. Memlekette şu sıralar Holosko'nun kaç para edeceği konuşuladursun , alın size adam gibi adam işte. Abidik gubidik adamlara 3-4 yıllık kol gibi kontratları vereceğinize , verin 2 milyon pound'u bu 21 yaşındaki herife.. Peki Holosko 6 milyon eder mi? Eh artık..

    Fotomaç Çocuğu

    Önce Adriano beach partilerden uzak kalmamak için döndü memleketine , fotomaç kan kaybetti. Brezilya başbakanı , Parreira'yı "Ronaldo , hakikaten göbekli mi?" diye arayadursun , Flamengo yönetimi tombiği istiyor. Buna "rüya" diyorlar , rüyayı gerçekleştirmek için açacaklarmış paranın musluğunu. Amaç Libertadores. Peki Ronaldo artık direk olarak bir kupa eder mi? Yok artık , nostalji iyidir. 3-5 maç koş , yoruldun mu kullan saç ilacını , dinlen 3 ay işte. Onun da dökülür saçları elbet.. Fotomaç bu transfer için fifa'dan gözlemci istesin artık.

    İngiliz Bunun Neresinde?

    Wenger kiliseye gidip fazla yabancı oyuncu oynattığı için günah çıkarmış mıdır? Çıkarmışsa eğer , pederin telkini ne olmuştur? Bilemiyorum ama şu geyik ilginç; Wenger , Almunia'nın İngiltere milli takımına seçilmesi gerektiği konusunda ısrarcı şu sıralar. Almunia , Haziran'da İngiliz vatandaşlığına geçmek için yeterli olan süreyi dolduracak , e , hali hazırda matadorlardan bir istek de gelmedi kendi öz çocukları için. Wenger bazen boş konuşuyor. Hikaye nasıl gelişir , sonu nasıl olur kestiremiyorum , Fab gelenekçi adamdır , 3 aylık kaleciyi yutacak balık değil kendisi. Arsene gitsin Almunia'yla beyaz mocha içsin , Britney'nin ikinci hamileliğini falan tartışsın..

    24 Aralık 2007 Pazartesi

    Micah Richards

    Manchester'da skandalların biri bitmiyor ki diğeri başlasın. Şimdiki haber daha da bomba. Micah Richards ve kim olduğu bilinmeyen bir diğer Premier Lig oyuncusu , Manchester'daki bir otelin tuvaletinde bayan bir arkadaşla akraba olmuşlar. Ee?.. demeyin , yaptıkları boku telefonlarıyla çekip bir de herkese yollamışlar , "benimkinin boyu Micah'ınkinden büyük" hesabı. Kiminki burun farkıyla kazandı bilmem de , cezanın bu sefer ardı arkası kesilmez. Bu da Manchester çekişmesinin başka bir boyutu işte. Önce United , sonra City , haberi yayınlayan News of the World de anket yapmış "verilen ceza ne olmalı?" baabında , bazıları "ablalar hatalı" bile demiş. Sven Göran da oy atmış mıdır? Video'yu izlemek isteyen buraya baksın..

    Volkswagen Golf: Recycling Campaign

    Advertising Agency: DDB Berlin, Germany
    Creative Directors: Amir Kassaei, Bert Peulecke, Stefan Schulte
    Art Director: Tim Stuebane
    Copywriter: Birgit van den Valentyn
    Graphic Designer: Jussi Jaeaeskelaeinen (?)
    Photographer: Matthias Koslik

    Published: December 2007

    Baptista Kime Attı?

    Libidodan sallamanın en kötü sonuçlarını bu blog aracılığıyla görebilirsiniz sevgili okurlarım. Xavi atar dedim , patladı. Marcelo illa ki kendini gösterir dedim , yedek klübesindeydi. Tek sevinç kaynağım Oleguer'in oynamaması oldu ki , o da tribünde yarım ekmek kokoreç yiyordu kameralara yakalandığında. Maç geneli itibariyle içimi baydı. İki taraftan biri iyi olmadı mı ne El Clasico kalıyor ne bir şey. Ronaldinho , Fatih Ürek gibiydi , kıvırttıkça kıvırttı. Iniesta her topta ağladı , bir tek Eto'o delikanlı gibiydi , onun da dünkü oyununun Ali Lukunku'dan bir farkı yoktu. Messi yoktu tabi bir de , de , olsa bir şey değişir miydi? Zannetmiyorum , Barça'nın sorunu Messi'ymiş , Roni'ymiş , Rijkaard'mış değil sadece.. Bu takım 2 yıldır sadece kavga ediyor , görmüyor musunuz?

    Dünden iyi Dünya Eşcinseller Günü olur mu? Olmaz. Önce Il Derbissimo'da fair-play görüntüleri vardı , sonra da Camp Nou'da. Yahu istediğinizi deyin de , ben derbilerde dostluk görüntülerini sevmiyorum be. Her pozisyon sonrası gülücükler saçan Eto'o'lar , Diarra'lar beni bayıyor. Derbi dediğin kıran kırana olacak nazarımda , kan akacak , kemik sesi gelecek , baktı Eto'o sırıtıyor mu , basacak tokadı Diarra. Derbi dediğin böyle olacak , rekabetin orjinini , amacını unutmayacak , karşısında 11 dost değil , Gattuso gibi 11 düşman görecek.. Hayır , faşist değilim de , Laporta'yla Calderon arasındaki barış çubuğu da neyin nesiymiş?..
    Peki bu Baptista golü kime attı şimdi? Gideri kime yaptı? Kolu kime soktu? Kendisini sezon başında dışlayan Schuster'e mi soktu , kendisine 20'yi vermeyen Milan'a mı? Gol "Baptista , 20 etmez" diyen sikindirik medyamıza mı girdi , kendisiyle dalga geçen As'a , El Mundo Deportivo'ya mı? Yoksa topun girdiği yer sadece basit bir Barcelona kalesi miydi? Sonuçta; ne soktun be baba..

    23 Aralık 2007 Pazar

    Camp Nou

    Yıl kaç bilmiyorum , mühim olan o değil zaten. Şu stada gitmeyen ölsün. Görüntünün güzelliğine baksana be abi..

    Karacan'sız Bir El Clasico

    Derbiye kaldı yarım saat. Nou Camp nasıl olmuştur şimdi , geride kalan "gidip görülesiler" listemde ilk sırada. Orada da bizdeki gibi derbiler öncesi oyuncuların yaktığı kaloriye kadar giden istatistikler dökülüyor , 4 puan önde olan taraf için "stressiz çıkacaktır" , "derbiyi önceden tatmayan oyuncular var , bu avantaj" tarzı sikindirik yorumcular televizyon ekranlarında boy gösteriyor mudur? Rijkaard'ın suyu kaynadı diyorlar , ben ise Barcelona gibi bir takımın devre arasında teknik direktör değişikliğine gideceğini zannetmiyorum. Schuster ilk 'gerçek' maçına çıkacak , yeterlilik şimdi sınanır işte. Hakem ise Aceto'nun yazdığı üzere Madrid'in uğurlusuymuş , gerçi bir şey değiştirmez ya.. Kafamda kalanları düşeyim; Roni , 2 gündür Barcelona medyasının kapağından düşmüyor , Rijkaard'ın kafasında bir şeyler olabilir. Marcelo bu maç kendini illa ki beğendirir. Xavi'ye de golümü yazıyorum , mümkünse frikikten olsun. Rıdvan ise yine kritik , gider de yine Oleguer dümbüğü oynarsa Rijkaard'a "yıldızlı bok iyi" veririm. Kadrolardaki en büyük eksik Okay Karacan. İlk kez terlemeden el clasico izleyecektir , eşine çocuğuna anlatır artık maçı evde. Spiker kim olacak? Güntekin olmasın.Bir tane kısa saçlı bir dallama var , o hiç olmasın. Olcaksa Ömer Üründül olsun , kulaklarımız da terimlere doysun..

    Inter: 2-1 :Milan

    Anacım ne güzel maç oldu öyle. Milano'ya dar gelen iki dev , güzel futbol , güzel goller , bir tek spiker tırt. Abuk bir fair-play görüntüsüyle başladı maç , Maldini'nin Mancini'nin yanağını bir sıkışı vardı ki , of da ne of. Halısahaların ustasıyım , frikiklerin hastasıyım. Bu gözler ebediyen kapanana dek 1-smaç basamayacağım , 2-serbest vuruştan gol çakamayacağım heralde. Bunu niye diyorum peki? Pirlo yine çaktı frikikten de ondan. Cruz bela golcü , korkulur. Dida da hayrettin gibiydi bugün , Cambiasso'dan bir gol yedi , alnına "ben düdüğüm" yazan bir kağıt yapıştırsa az kalır. Bu spikerde Milan sempatizanı (kelimeye gel) olabilir , Dida'yı savunmak için yırtındı durdu. Bir de sol ayağıyla şutu çeken Cambiasso için "zayıf olan sol ayağıyla vurdu zaten" demez mi.. 1 saat sonra El Clasico , buna da yeni bir post gerekir..

    Anastasia Kosenkova

    Hatun kim derseniz söyleyeyim. Belarus'un müzik listelerinin ilk sırasında yer alan topless grubunun nastya'sı , Hleb'in manitası.

    22 Aralık 2007 Cumartesi

    Kıraç

    Öküz altında buzağı aramak diye buna denir heralde. Kıraç , geçtiğimiz çarşamba günü oynanan Chelsea maçında vuku bulan olayda John Obi kardeşimize arkadan çift giriyor. Hakem uzatıyor kardı , kafada kırmızı bir renk. Kıraç dayanamıyor , koridorda Lig tv çalışanlarına "Portakal soyulur mu , yabancı futbolcunun tadına doyulur mu" ekseninde bir demeç veriyor. Film burada kopuyor. Obi'nin menajerlik şirketi , SEM , insan haklarına gideceğiz , Avram Grant ise akıllı olsun topoşluk yapmasın diyor. Dediklerinde pek bir şey yok çocuğun , tabloid basını "foreigners" kısmına takıyor kafayı. E bu ırkçılıksa o zaman , Ömer Üründül de ırkçı , Rıdvan da , Kazım Kanat ise Adolf'un kankası..

    “Foreign players have brought a lot to our game but that’s something you don’t want to see. I didn’t catch Mikel but he’s gone down like he’s been shot."

    Ronald Koeman @Deportivo

    Ronald Koeman #1

    22:16

    Ali Aydın'dan giriyorum şimdi , Rizeli Gustavo'ya çift sarı kartta kırmızı çıkarmadığında yol yordam bilmeyen medyamızı oyalamıştı uzunca bir süre. Şu anda Roma-Sampdoria maçını izliyorsanız eğer aşırı heyecan yapan spikerinizden duymuşsunuzdur; Sampdoria'lı Lucchini 17 ve 43.dakikalarda sarı kart görmesine rağmen kırmızıyı yemedi. Maç hala devam ediyor , dello Sport'tan da ses soluk yok henüz. Ali Aydın astı düdüğünü , mahalle baskısı aynısını Di Mantova'ya yaptırır mı? Kelle istemez İtalya basını da , federasyon affetmez , keser adamın emanetini. Peki bu tarihte kaçıncı? Bilmem bilemem , kassam bulamam istatistiğini ama hatırlıyorum , Essien'e geçen sezonki Liverpool maçında geçilmişti bu kıyak , Rob Styles tarafından. E bitti dağılın , diyeceğim de livescore gibi olduk anasını satayım , buna yanarım..

    Mahallenin Yeni Çocuğu

    Fulham taraftarlarının Ayşe Arman'lık durumunu yazmıştık kısa süre önce. Gün doğmuş olacak ki Fulham'ın petrolcü babaları takıma Bilic dayıyı getirmek üzere -imiş. Mahallenin yeni çocuğu olacak Bilic , yeni gelenler pek sevilmez başta ada kıtada , hele de kan akıtıp ruj dedirttiysen önceden. Fulham'da iyi iş çıkarır mı , sıpaları adam eder mi bilinmez de bu küpeyle , bu sigarayla yakarlar canını Slaven , yeni çocuğu döverler. Hayat da ne güzel be , hakikaten vapurlar falan..